Merhabaaaaa!
Bir insan hem gezip hem şık giyinebilir mi ? Tabiki evet. Amaa bazen öyle zaman oluyor öyle sıcak oluyorki şalımın şekli şemali dağılıyor. Kıbrıs’a gittiğim ilk gün çok şık bir elbise giydim. Hem günlük hem şık elbise ararken buldum bu elbiseyi.
Sırt çantamla da gitsem valizlede farketmez ben yine de gezdiğim sürece şık olmaya çalışıyorum. Kimse için değil kendim için (;
Kıbrıs’ta neler yaptım nerelere gittim size anlatayım istedim. Belki gitmek isteyen olurda kafasına takılanlar vardır.
Kıbrıs’a kimlikle mi pasaportlamı girsem diye kara kara düşünürken küçük bir araştırma yaptım ve kimlikle girmenin daha doğru olacağını öğrendim. Sizden pasaport kontrolünde bir kağıda isim soy-isim yazmanızı istiyorlar. O kağıdı kaybetmeyin. Dönerken yine o kağıda damga vurulacak. Dış hatlardan çıkış yapıp adaya gidiyorsunuz.
Ben ilk gün gezi rotamı çokça merak ettiğim Mavi Köşk’e çevirdim. Girne’ de Çamlıbel’de bulunan Mavi Köşk mutlaka görülmesi gereken bir yapı. Üstelik Mehmetçiklerimizin anlattığı tarihi dinlerken tüylerim diken diken oldu eminim sizinde olacaktır.
1.gün :
Mavi Köşk‘ü gezdim.
Village Templos‘da şahane bir yemek yedim.
Geçitköy Barajına gittim
Girne Limanında gün batımını izledim.
2.gün :
Eziç‘te Kahvaltı edip,
Hillorion Kalesi’ne çıktım.
Lefkoşa‘ya geçip ardından Gazimağusa’da bulunan Lala Mustafa Paşa camiini görmeye gittim.
St. HİLARİON kalesi Kuzey Kıbrıs’ın 3 dağ kalesinden birisi. Kalenin adı Hilarion isimli bir azizden geliyor. Lüzinyan soylulularının yazlık yeriymiş hep buralar ve ben bu deniz seviyesinden 732 metre yüksekteki kaleye çıktım. İyiki de çıkmışım şahane manzarası var (:
Beni en çok etkileyen yapılardan biri ise Lala Mustafa Paşa camisi yani St. Nicholas Katedrali oldu. 1298 – 1312 yılları arasında Lüzinyan döneminde yapılmış bu yapı Akdeniz’in en güzel gotik yapısıymış. Lüzinyan kralları önce Lefkoşa’da St. Sophia Katedralinde Kıbrıs Krallık tacını giyip sonra Gazimağusa’da ki bu Katedralde Kudüs Krallık tacını giyererlermiş. O zamanlarda yaşayıp bu törenlere katılmayı isterdim.
1571 yılında camiye çevrilmiş.
3. Gün :
Girne’den tekne ile Kıbrıs’ın efsane sularına açılıp, denize atladım.
O gün Kıbrıs’ın meşhur tavuk dolmasını yedim.
4. Gün :
Dome Otel’de kahvaltı ettim.
Cratos Otel de gezmeye çıktım.
Avanti kafe’de şahane alkolsüz kokteyl içtim.
Girne çarşıyı gezdim.
Mardo dondurmanın tadına baktım (;
Merak ettitğiniz her şeyi videoda bulabilirsiniz. (:
Leave a Reply